İzleyiciler

26 Kasım 2009 Perşembe

Ufaklık Sen De Gel Peşimden!


Deniz kenarı hayalleri gibisi yoktur. Mavi gök, mavi toprak ve en şatafatlı düşünceler ve ilham veren nedir dersen ona sorman gereken bilmeceler... Pabuçlarım deniz suyuna boyanmalı, sigaramın külü dalgalarla kaybolmalı. Bir de sulu kar yağmalı, kısmet, balık kokmalı insan bazen...

Sürüklenişim, tükenişim değildi aslında. Ne yangınlarımı söndürdüm, tuzluydu alevlerim. Bilmem gerekenlerden en fazla kaç tanesini öğrendim? Suskunluğumdan gemiler yapıp yüzdürmem lazımdı, bozgun olduğumda yapmam gereken şey dik durmamdı. Mavi halatlar çektim gökyüzünün gönderine bazen. Ucunda varoluşumun suskun bayrakları aslıyıdı. Gören olmadı! Gecelerden karanlıklar yürüttüm, aşikar edilmiş sırlarımı örtmek için. Puslu ufuklara dalıp giden gözlerim, görmemesi gereken herşeyi görmüştü oysa, ama ben mülteciydim! Adımın dahi unutulduğu şu yerde bir yalancı mıydım ki, neciydim?

Duymam gerekeni değil dostum, içinden geleni söyle!

Kafeslendikçe nasıl da paslanır sevgi. Ve biriktikçe şahlanır nefret! Sözlerin aydınlıksa yükle omzuna, gidilecek bir yol var daha, beni takip et! Ama kolay lokma olma sakın. Yakın dur gölgene, sislere aldırma, düşersen kalk hemen, ama sakın ağlama. Huysuz bir ihtiyar nöbet bekliyor huzrun hudutlarında! Güneş batarken ölecek! İşte Limandaki son gemi burada. Yetişmelisin, vaktin az, acele etmelisin! Veda et artık sahip olduğun dünlerine. Yarınlar nöbette. Tek 'şu an'lar var elinde.

Haydi koş! Yollarına ümitler döküyorum!

Söz söylendiği yerde biter. Dudak titrerse kalp inkar eder. Gözler buğulanır, ve an gelir ağlanır, tek bir damla süzülür ve elveda eder. Bu karanlık masum değil! Hoyratça dağıttığım hayallerim artık benim değil. Baksana; kar mı yağıyor omuzlarıma? Denizde çalkalanır şimdi. Bu yüzdürdüğüm, en güzel gemim değildi. Köpükler söndürdü sigaramı ve yorgun başım önüme eğildi. Yıldızlar tutuştular, ay denize vurdu ve mehtap ile buluştular. Rüzgar ciğerlerime döndü, gözkapaklarım kapandı ve nur'um birdenbire söndü. Rüyalarım hayata döndü. Çakıl taşlı bu sahilde ömrümün bir günü daha öldü.

Bir gece daha uyuyayım burada bırak! Yarın da ölecek elbet, sonrasına bak! Dün bitti, mühim olan 'şimdi'...

uyu artık aylak...

Hiç yorum yok: